Kara Delik

 İsmail Yusuf Kollar


“Çıkış yolu var mı?”
Şu soruyu kendime her gün sormaya mecburum
Sezgilerimin gezginliğine söz geçiremiyorum ya,
Önümdeki çamura batasıca bulanıklık
Bırakmayacak artık sittin sene peşimi
İşte
O zaman makinesi denilen zırva aleti bulabilsem
Bir an bile düşünmeden kaçardım geçmişime
Çünkü
Bulutlarda sürüklediğim gelecek
Yürüdüğüm zeminin çıplak bir yansıması
Biliyorum
Daha ‘şimdi’den belli!

Arşa yeniden diktiğim gözlerimin kapaklarında
Zoraki açılışları hissedebiliyorum.
Birkaç dakikalığına da olsa
İmkansız hayallerimi yanı başımda yaşıyorum
Solduruyorum irinvari şüphelerimi
En derine gömüyorum endişelerimi
Ta ki ağı gerçekle yüzleşene kadar
Tam yıldızlara ilanıaşk edecekken
İki ucu da bükük uçurum
Düşürüyor beni kafatasımın ortasına
Ne konuşabiliyorum ne de hareket edebiliyorum
Bakıyorum sadece, kulak kesilerek
Duymak istediklerimi duymak isteyerek
Ama karşımda yine, apaçık gerçek:
“Kapkara boşluk manzarası…
Ve bitkin serzenişler,
Kargaların gaklarında.”
Acaba ‘gerçekten’
Çıkış yolu var mı?